Yunan basını, Yunan Deniz Kuvvetlerinin karşılaştığı risk ve zorlukların olduğunu belirterek, önümüzdeki süreçte hükümetin acilen güncel sorunları bertaraf edecek adımlar atması gerektiğini yazdı.
Yunanistan’ın önde gelen gazetelerinden Kathimerini, Yunan Donanmasının “en önemli” güncel sorunlarını 8 maddede listeleyerek, hükümete ciddi adımlar atılması gerektiği çağrısında bulundu.
Gazetede yayınlanan makalede, Yunanistan’a yönelik risk ve zorlukların “artık on yıllardır olduğu gibi kuzey sınırlardan değil, Ege, Doğu ve Orta Akdeniz’den geldiği” ifade edildi.
Makalede, “Tehditlerin ve gerilim kaynaklarının bulunduğu ve Silahlı Kuvvetlerimizin ilgilenmesi gereken yer burasıdır. Bu da kaçınılmaz olarak kara ordumuzun ayak izini azaltmamız ve buna paralel olarak hava kuvvetlerimiz ile deniz kuvvetlerimizin ayak izini arttırmamız ve güçlendirmemiz gerektiği sonucuna götürmektedir” denildi.
“ORDU, SÜRTÜŞME VE TEHDİT NOKTALARINA YOĞUNLAŞMALI”
Makalede, “Yunan ordusunun mevcut bulunduğu konumlarda personel ve kamplarını azaltması, güçlerin yalnızca hâlâ sürtüşme ve tehdit noktaları olan yerlerde yoğunlaştırılması gerektiği” savunuldu.
Yunan Donanmasının, “faaliyetlerinin her alanında hala büyük bir gelişime ve iyileştirmeye en çok ihtiyaç duyan kuvvet” olduğu vurgulanan makalede, donanmanın gelişmesi için “yapılması gereken daha çok adımların atılması gerektiği” belirtildi.
8 MADDEDE EN ÖNEMLİ GÜNCEL SORUNLAR
Makalede, Yunan Donanmasının “en önemli” güncel sorunları 8 maddede listelenerek, şu şekilde aktarıldı:
“1- On yıldır devam eden mali krizden bu yana yetersiz kalan işletme bütçesi: Yaşlanan bir filoyu kıt kaynaklar ve parayla idame ettirmek mümkün değildir. Bu anomali derhal düzeltilmelidir. Personelin çaresiz çığlıkları henüz yetkililerin kulağına ulaşmamıştır. Bakımı, onarımı ve yakıt ikmali tatmin edici şekilde yapılmayan bir filonun, düşmanlarıyla yüzleşmek zorunda kalacağı kritik zamanlarda beklenen performansı gösteremeyeceği artık anlaşılmalıdır.
2- “Savaşa uygun olmayan” yaşlı gemileri hizmette tutmak personel istihdam etmekten başka bir işe yaramaz.
3- Özellikle kritik uzmanlık alanlarında sürekli personel kaybı, Donanma ile serbest ekonomi arasındaki büyük ücret farkının bir sonucudur. Kanama çok tehlikeli. Donanmanın emek ve para harcayarak yetiştirdiği ama hizmetlerinden faydalanamayacağı subayları kaybediyoruz.
4- Devletin Donanma Filomuzda görev yapan subaylara yönelik skandal boyutundaki ilgisizliği. Yarın bir milyara mal olacak bir fırkateynin kaptanının bir dağıtım işçisinden daha az maaş alması düşünülemez. Aynı durum ailelerinden uzakta gemilerimizde yılda 200 ya da daha fazla gün görev yapan herkes için geçerlidir. Devletin zaman zaman söz verdiği ancak henüz tatmin edici ölçüde uygulanmayan cömert bir Filo Ödeneği derhal uygulamaya konulmalıdır.
5- Milli Savunma Bakanlığı’nın üstlendiği ve duyurduğu son girişimler, yeniden yapılanma, personelin eğitimi, hizmet süresinin yeniden düzenlenmesi ve her şeyden önce yeni teknolojilere, “akıllı” silahlara ve alışılmadık ve alışılmışın dışındaki koşullara uyum için gerekli sıçrama açısından ne pahasına olursa olsun uygulanmalıdır. Akıllı silahlar ve hibrid tehditler gibi bu son alanda sessizce büyük ilerleme kaydedildiğini bilmek özellikle memnuniyet vericidir.
6- Yunan Savunma Sanayisinin geliştirilmesine odaklanılarak, Yunan savunma sanayisinin şu ana kadar kullanılmamış olan büyük potansiyelinin harekete geçirilmesi.
7- Donanmamızın operasyonel ve teknik personelinin inisiyatif ve becerileri, az parayla ama büyük bir inisiyatifle (fırsat verilirse) mevcut eski gemilerin yeteneklerini önemli ölçüde geliştirebilir ve şehir dışındaki taşeronlara büyük harcamalar yapılmasını önleyebilir.
8- Donanmamızın teknik ve eğitim altyapısının, yeni birimler ve yeni teçhizat (yeni fırkateynler, deniz işbirliği uçakları, helikopterler, vb.) teslim alındıkça ve saflarına girdikçe bunları idare edebilecek ve bakımını yapabilecek şekilde güçlendirilmesi mutlak bir ihtiyaçtır.”
“Donanmanın, Hava Kuvvetleri ile aynı seviyeye ulaşması gerektiği” belirtilen makalede, “Kuvvetler, birlikte ufukta görünen yeni ulusal hedeflere hizmet etmelidirler; hem Anavatanı koruyabilecek hem de daha geniş bölgede Yunanistan’ın çıkarına olan alanlarda Yunan mevzilerini güçlendirebilecek kara askeri gücü yerine büyük bir havacılık gücüne dönüştürme ihtiyacı vardır” denildi.