TKP Genel Sekreteri krizi Cumhuriyet’e anlattı: Fatih Maçoğlu’nun Kadıköy adaylığı bitiyor mu?

TKP, Kadıköy’de Tunceli Belediye Başkanı Fatih Mehmet Maçoğlu’nu aday gösterdi. Sosyalist Meclisler Federasyonu (SMF) üyesi olan Maçoğlu, SMF-TKP ittifakı kapsamında iki seçimdir TKP’den aday gösterilerek önce Ovacık’ta sonra Tunceli’de belediye başkanı seçilmişti. Maçoğlu’nun Kadıköy’deki adaylığının ardından SMF’nin Gazete Patika isimli yayınında TKP’ye yönelik ağır ithamlar içeren bir yazı, TKP ile SMF arasında kriz yarattı. İttifakın bozulacağı iddiası ortaya atıldı. TKP Genel Sekreteri Kemal Okuyan’a söz konusu iddiayı sorduk.

Kemal Okuyan, Maçoğlu’nun halen adayları olduğunu söylerken şu ifadeleri kullandı: “Biz uzattığımız el tutulduğunda kolay kolay bırakmayız. Etkili bir çalışma yürütüyoruz. Sayın Maçoğlu ya da bizim yıllardır görüştüğümüz birkaç kişi ‘ya evet biz o yazıya katılıyoruz’ derse, kendilerine başarılar der, bir dakika bile düşünmeyiz. Dediğim gibi Dersim’deki gibi Kadıköy’deki seçimlere de DEM’den ya da başka bir partiden girebilirler. Ancak diğer yandan Maçoğlu, halkçı karakteriyle, dürüstlüğüyle, çalışkanlığıyla ve TKP’nin siyasal etkisiyle Türkiye’de sosyalizm mücadelesinin önemli bir değer haline gelmişti, daha yapacakları vardır. Ona dönük açık ya da dolaylı çelme girişimlerine karşı elimizden geleni yapıyoruz.“

MAÇOĞLU’NUN GAZETESİNDEN TKP ELEŞTİRİSİ

SMF’nin Gazete Patika isimli yayınında çıkan yazıda, TKP, “burjuva milliyetçi” ve “gerici” olmakla itham edilmişti. TKP’nin PKK’nın terör saldırılarına yönelik açıklamalarının eleştirildiği yazıda şu ifadeler kullanıldı:

“TKP’nin ilgili tavır ve açıklamalarına ideolojik mücadele ve eleştiri kapsamında tutum almak somut bir meseledir, burjuva-gerici yanlarını teşhir etmek gereklidir ve görevdir de. Lakin alınacak tutumun neye ve nasıl olması gerektiği sorunu tamamen ayrı bir konudur. Eleştiri ve ideolojik mücadele zemininde ikna ve kazanma esasına dayalı tutum doğru iken, ilişkileri tümden kesip mutlak biçimde tecrit etmek ve düşmana itmek yanlıştır.

Daha açığı, TKP‘nin burjuva ve gerici yanlarını ideolojik mücadele temelinde teşhir etmek doğruyken, onun bütünlüklü olarak dışlanıp hepten tecrit edilmesi yanlıştır. TKP, burjuva milliyetçi, gerici, sosyal şoven ve devletçi dokuya sahip olmasına karşın, karşı-devrimci değildir.“

DEM İLE İTTİFAK KURDULAR

Yazının ardından iki grup arasında ittifakın bozulduğu, Maçoğlu’nun adaylıktan çekileceği iddiası ortaya atıldı. Cumhuriyet konuyu TKP Genel Sekreteri Kemal Okuyan’a sordu.

İşte Okuyan’ın verdiği yanıtlar:

Maçoğlu’nun mensubu olduğu SMF’nin yayını Gazete Patika’da TKP için “burjuva milliyetçisi ve gerici parti” sıfatları kullanıldı. Neler oluyor? Sonuçta Kadıköy’de bir ittifak var ve bu ittifakın unsurları arasında böyle bir değerlendirme mümkün mü?

Biz bir yayınla ittifak içinde değiliz. Kuşkusuz SMF adlı yapının son derece karmaşık bir yapısı var bunu biliyoruz. Ağırlıklı olarak Dersim’de örgütlüler ve burada 10 yıl boyunca başta HDP-DEM olmak üzere, o yörüngedeki siyasi oluşumlar tarafından politik olarak çok ağır ifadelerle eleştirildiler. Temel eleştiri konusu TKP ile ilişkilerdi. Aslında bizim on yıl boyunca bu ittifakı sürdürmemizin temel nedenlerinden biri, aramızdaki farklılıklara karşı bu saldırılara göğüs germeleri, dik durmalarıydı. Şimdi bu açıdan bir direnç azalması olduğu muhakkak ki, Dersim’de Maçoğlu başkanlığındaki belediye yönetimine demediğini bırakmayan DEM ile ittifaka yöneldiler. Ve görebildiğimiz kadarıyla DEM, ittifak yaptığı SMF’yi siyasal anlamda hırpalamaya devam ediyor.

HERKES YOLUNA GİDER

O halde TKP açısından SMF ile ittifak Tunceli’de bitti. Peki nasıl oluyor da Maçoğlu TKP’nin adayı oldu ve bu adaylığa rağmen TKP’ye dönük ağır ithamlar yapılıyor? Siz bunu nasıl değerlendiriyorsunuz?

Biz bir yayınla ittifak yapmadık. Bizim muhatabımız Sayın Maçoğlu ve bizimle görüşen SMF yetkilileri. Onlarla ilişkimizin gündeminde bunlar yok. Farklı düşüncelerimiz olduğu açık. Öte yandan aradan geçen süre içinde birbirimizi daha iyi anladık ve özel olarak Maçoğlu için konuşuyorum, bu on yıllık süre içinde bizi rahatsız eden çok az tutum ve davranışı oldu.

“Burjuva milliyetçisi ve gerici parti” değerlendirmesi rahatsız etmiyor mu?

Bakın bu lafları bizim olduğumuz yerde sarf eden birisine yanıtımızı veririz ve herkes yoluna gider. TKP ciddi bir partidir ve küçük hesap yapmaz, kararlı davranır. Maçoğlu ve arkadaşlarından bu tür bir değerlendirme hiç duymadık. Farklılıklarımızı biliyor, zaman zaman dostça tartışıyoruz ama bizim olduğumuz bir yerde bize burjuva milliyetçisi denecek ve biz bunu sineye çekeceğiz! Yok artık! Daha önce de TKP hakkında tuhaf bir yazı çıkmıştı, bu yazı sonra kaldırıldı.

Türkiye’de solda örgütlenmeler çoğunlukla ortak değerlendirmeleri paylaşırlar. Peki Maçoğlu gerici bir partiden mi aday olduğunu düşünüyor?

Hayır böyle düşündüğünü hiç sanmıyorum, açık bir ilişkimiz var. Dediğim gibi farklılıklarımız var ama öte yandan biz bu farklılıklara saygı gösterdik, Maçoğlu ise TKP’yi rahatsız edecek bir pratik sergilemedi.

Siz bu eleştirileri yok sayacaksınız diyebilir miyiz?

Hayır. Bu arkadaşlar gerçekten böyle düşünüyorlarsa Maçoğlu için doğru olan DEM’den aday olmasıdır. Buna hiçbir itirazımız olmaz. Ancak dediğim gibi bizim muhatabımız sayın Maçoğlu ve bizimle neredeyse her gün görüşen yetkili şahıslardır. Ancak bunları daha önce de konuştuk. Hiç böyle niyetleri olmadığını defalarca bize söylediler.

BUNU YAPARSA BİR DAKİKA DÜŞÜNMEYİZ

Peki tam da seçime giderken Maçoğlu’nun aday olduğu TKP hakkında böyle ağır suçlamalar içeren yazı neden yayınlandı?

Bunu o yayına sormanızda yarar var. Türkiye’de HDP, DEM’den bağımsız hareket etmeye kalkan sola karşı muazzam kampanyalar düzenleniyor. Bunu yalnız DEM yapmıyor. Hatta temelde onlar yapmıyor. HDP solu yapıyor. “Efendim TKP ile nasıl yan yana gelirsiniz” diye… TKP bütün bunlara güler geçer. Bunu yapanların önemli bölümü CHP ile her tür pazarlığın içinde üstelik.

Bir yandan CHP’ye, Mustafa Kemal’e faşist diyeceksiniz diğer yandan CHP ile pazarlık yapacaksınız. Bayağı tuhaf bir durum. Biz solun CHP ve HDP gölgesinden kurtulması gerektiğini yıllardır söylüyoruz. Nedenlerini de anlattık. Bunu dediğimiz için milliyetçi filan olmuyoruz.

TKP, yurtsever ve enternasyonalist karakteriyle, bir işçi sınıfı partisi olarak, her tür milliyetçiliğin karşısında en önemli direnç noktasıdır. Ancak herkes bu saldırılar karşısında dik duramıyor. TKP kendi bağımsız çizgisi doğrultusunda yol aldıkça ve etkisini artırdıkça solda TKP’den uzak durma ihtiyacı hissediyorlar. Yıllardır yakın ilişkimiz olan Sol Parti bile geride bıraktığımız sürede çok anlamlı bir ittifak fırsatını TKP ile yalnız kalmamak için çıkmaza soktu. Dolayısıyla “TKP’ye laf yetiştirince” makbul oluyorsunuz. Ha böyle bir “sol küme”den bir fayda çıkar mı? Çıkmaz.

Bu tartışmaların Kadıköy’deki sürece yansıması olacak mı?

Biz uzattığımız el tutulduğunda kolay kolay bırakmayız. Etkili bir çalışma yürütüyoruz. Sayın Maçoğlu ya da bizim yıllardır görüştüğümüz birkaç kişi “ya evet biz o yazıya katılıyoruz” derse, kendilerine başarılar der, bir dakika bile düşünmeyiz. Dediğim gibi Dersim’deki gibi Kadıköy’deki seçimlere de DEM’den ya da başka bir partiden girebilirler. Ancak diğer yandan Maçoğlu, halkçı karakteriyle, dürüstlüğüyle, çalışkanlığıyla ve TKP’nin siyasal etkisiyle Türkiye’de sosyalizm mücadelesinin önemli bir değer haline gelmişti, daha yapacakları vardır. Ona dönük açık ya da dolaylı çelme girişimlerine karşı elimizden geleni yapıyoruz. Bir de şunu söylemem gerekiyor, siyaset kültürü ile de ilgili bir boyutu var konunun.

Türkiye’de bazı kesimler çok sert ifadeler kullandıkları ile birlikte yürümeye devam ediyorlar. Bunu meseleyi hafifletmek için söylemiyorum. Tekrar ediyorum TKP’ye biri “gerici” diyecek, “burjuva milliyetçisi” diyecek, sonra birlikte yürüyeceğiz! Böyle bir şey yok. Yanıt filan da vermeyiz, böyle şeylere ayıracak zamanımız yok. Ama ilginç bir şey söyleyebilirim, TKP HDP’ye mesafeli durmasıyla biliniyor, bilinsin de. Şimdi sıkı durun, muhataplarımızın HDP çizgisine dönük kullandıkları ifadeleri biz bile kullanmıyoruz!

KADIKÖY’DEN ADAYLIĞINI İSTEMEDİK

TKP’nin Maçoğlu’nu Kadıköy’den aday göstererek onu güç duruma düşürdüğünü söyleyenlere ne dersiniz?

Bu konuda defalarca açıklama yaptık. Tekrar ediyorum, TKP bunu istemedi. Kadıköy konusunda ısrarcı olan Sayın Maçoğlu ve SMF’dir. Biz de bunu değerlendirdik ve adaylığını açıkladık. Bu saatten sonra artık bizim de kararımızdır. Ama bizim fikrimiz kesinlikle değildi. Bunu biz açıkladık, SMF de açıkladı.

Kadıköy’deki çalışmanız bu tartışmalarda zarar görür mü?

Maçoğlu TKP’ye “burjuva milliyetçisi, gerici parti” derse, çalışma zarar görmez, bu biçimiyle anında biter. Başka bir partiden aday olur olmaz kendi kararı olur. TKP de örgütlü ve etkili bir güç olduğu Kadıköy’de kendi yolunda aynı enerjiyle devam eder. Ama şu ana kadar böyle bir gündemin kırıntısı dahi yoktu muhataplarımızla. Yanlış anlaşılmasın ama bizim için veri Sayın Maçoğlu ve bizimle çalışan arkadaşlardır. Oraya bakar ve devam ederiz. Daha da etkili çalışırız. Bütün sabotaj girişimlerine de meydan okuruz. Bizim ciddi işlerimiz, sorumluluklarımız var.