Spor yazarları Antalyaspor – Beşiktaş maçını yorumladı: ‘Beşiktaş günden güne eriyor’

Beşiktaş, Antalyaspor deplasmanından 3-2’lik yenilgi ile ayrıldı. Spor yazarları karşılaşmayı değerlendirdi.

Spor yazarlarının yorumları şu şekilde:

Gülengül Altınsay: “Aslında 2. yarı Antalya’nın toplu baskı yapıp dikine toplarla çıkacağı belli. Zaten organize bir savunman yokken, orijinal stoperiniz yokken ve deplasmanda öndeyken bu kadar ileri çıkmak büyük hata. Ama deneyimsiz Burak Yılmaz bunu tahmin edemiyor. Oyuncu değişiklikleri ve son bir gayret Beşiktaş farkı bire indiriyor ama bu bir işe yaramıyor. Ve sezon başı yapılan hataların bedeli ağır oluyor.” (Cumhuriyet)

“ŞENOL GÜNEŞ KALMALIYDI”

Uğur Meleke: “Daha önce de değinmiştim, Beşiktaş kendi altyapı ürünü Serdar Saatçi’yi sadece 1,5 milyon Euro’ya Braga’ya sattı. 20 yaşındaki Serdar, şu anda Braga formasıyla Real Madrid’lere, Napoli’lere, Union Berlin’lere karşı Şampiyonlar Ligi’nde ilk 11 oynuyor. Beşiktaş’sa Serdar’ı haraç mezat satıp o bölgeye üç Afrikalı stoper birden almayı tercih ediyor. Şu anda üçü de sakat bu stoperlerin. Yine o dönem A milli takım forması giyen sol bek Rıdvan Yılmaz’dan sağlanan gelirle 4,5 milyona Zaynutdinov’u transfer etti siyah beyazlılar. Beşiktaş yönetiminin (ya da teknik kadrosunun) pek doğru bir strateji izlemediği ortada sanırım.” (Hürriyet)

Oktay Derelioğlu: “Aboubakar’ın eksikliğini arıyor Beşiktaş… Takımın neredeyse yarısı… Ama ona bu kadar bel bağlamak ve aramak da ne kadar doğru! Beşiktaş’taki yönetim belirsiziği de takımı olumsuz anlamda etkiliyor. Geçici olarak takım Burak Yılmaz’a emanet edilmemeliydi. Şenol Güneş’in en az kongreye kadar takımın başında kalması gerekiyordu. Beşiktaş böylece sezonu da kaybetmiş oluyor. Zirvenin 12 puanın gerisine düştü. Kongreye kadar takımın ne kaybedeceğini bilmiyoruz!”

“HEPSİNİ KADRO DIŞI BIRAKIN”

Bilal Meşe: “Hiç lafı uzatmaya gerek yok, dün Antalya’daki mücadelede eğer bir yenilgi geldiyse, bu, Bailly’nin umursamaz tavrı, bunun takıma yansımasından kaynaklıdır. Bu olay tüm ekibin kimyasını bozmuştur. Burak Yılmaz’ın elinin altındaki kadro bu… Bir yanda kronikleşmiş sakatlıklar, diğer yanda hastalıklar (!), artı, formsuz yenilerin sayısal çokluğu… Burak Yılmaz’ın elinde sihirli değnek yok ki, ne yapsın? Kartal maalesef her geçen gün kan kaybediyor. Zirveden koptu, bir bilinmezliğe kanat çırpıyor. Bugünlerden kurtulmak da o kadar kolay olmayacak.” (Milliyet)

Sinan Vardar: “Son 15 dakika takım 3-2 mağlup durumda Semih ve Demir Ege oyuna giriyor. Hiç bir manası yok! Bu gençleri iyice bitiriyorsunuz. Anlamak mümkün değil! Beşiktaşlı üzülüyor, Beşiktaş’ı üzdünüz. Ve haklı olarak da taraftarın sabrı taştı. Artık şampiyonluk hayal! Çok verimsiz futbolcuların tümünü kadro dışı bırakın, transfere kadar gençlere ilk 11’de yer verin.” (Fotomaç)

“YENİ TRANSFERLER YİNE KAYBOLDU”

Ali Gültiken: “Dengeniz bozulduğu zaman orta alan mücadelenizi de savunmadaki pozisyonunuzu da hücumdaki etkinliğinizi de etkili hale getiremezsiniz. Oyun içerisinde bölüm-bölüm iyi oynamak bu seviyelerde yetmez. Beşiktaş’ın ihtiyacı olan yeni transferlerin takıma desteği… Bu maçta yine hayal kırıklığı olarak maçın içerisinde kayboldular. Rebic, Chamberlain, Bailly, Rashica hayal kırıklığı olarak bir maçı daha geride bıraktılar.” (Sabah)

Erman Toroğlu: “Yazıyı yazmaya başladığımda skor 3-2 Antalya lehine, bitime 7 dakika var. Sahadaki mücadeleye göre Beşiktaş berabere kalır mı? Zor gözüküyor. Siyah-beyazlılar, sahada havası kaçmış gazoz. Ancak burada Afrika kökenli oyuncularla diğer futbolcular veya teknik kadroyla bazı oyuncular bayağı bir sorunlu herhalde.” (Sabah)

“BEŞİKTAŞ GÜNDEN GÜNE ERİYOR”

Güntekin Onay: “Tüm bu kaos ve yokluk ortamında maçı yazmak, analiz etmek de yersiz. Beşiktaş’ın saha içinde ve saha dışında o kadar derin sorunları var ki bu tabloda sorumluluk alan Burak Yılmaz ve oyuncu grubunu eleştirmeye sıra en son gelir. Genel kurul kararı alan başkan Ahmet Nur Çebi ve yönetim kurulunun son güne kadar bu takımı sahiplenmesi koşullar ne olursa olsun gerekliydi. Bu kadar başıboş ve sahipsiz bir takımdan daha fazlasını beklemek mümkün değil.” (Hürriyet)