İzmir Bayraklı Şehir Hastanesi’nde sorunlar artarak devam ediyor. Acil servis önünde toplanan sağlık emekçileri adına konuşan Birlik Sağlık Sen İzmir Şube Başkanı Berna Boran, hastanenin tamamen bitmeden alelacele açıldığını belirterek, “Hastanenin bir tarafında inşaat devam ederken resmi açılışı yapılmadan hasta kabulüne başlayan, teknik eksiklik ve aksaklıklarından dolayı can güvenliğinin bile olmadığı bir ortamda doktorundan, hemşiresine, teknisyeninden memuruna kadar hizmet veren tüm sağlık çalışanlarının iş yükü, bıçağın kemiğe dayandığı noktadadır” dedi.
Sağlık Bakanlığı tarafından 3 ay önce sessiz sedasız hizmete alınan İzmir Bayraklı Şehir Hastanesi’nde sorunlar bitmiyor. Birlik Sağlık-Sen üyeleri “Yap-Kirala-İşlet-Devret sistemiyle yapılan şehir hastanelerini istemiyoruz” yazılı pankart ile hastanenin acil servis girişinde yaşanan personel sıkıntısı nedeniyle bir basın açıklaması yaptı. Açıklamaya Birlik Sağlık-Sen Genel Başkanı Ahmet Doğruyol da katıldı.
BORAN: MADEM HASTANEYİ AÇTINIZ PERSONEL ATAYIN
Basın açıklamasını okuyan Birlik Sağlık Sen İzmir Şube Başkanı Berna Boran, “Henüz binanın tüm eksik ve aksaklıkları tamamlanmadan, hastanenin bir tarafında inşaat devam ederken resmi açılışı yapılmadan hasta kabulüne başlayan, İzmir Bayraklı şehir hastanesinin teknik eksiklik ve aksaklıklarından (elektrik tesisatları sıcak su tesisatları vb) dolayı can güvenliğinin bile olmadığı bir ortamda doktorundan, hemşiresine, teknisyeninden memuruna kadar hizmet veren tüm sağlık çalışanlarının iş yükü, bıçağın kemiğe dayandığı noktadadır. Sağlık Bakanlığı’nın personel ataması yapmadan hasta kabulüne başlayan şehir hastanesine acilen personel ataması yapılması gerekmekte olup, yoksa çalışanlarımızın da sağlığını kaybedeceği endişesi taşımaktayız. Şehir Hastanesine sürekli olarak istekleri dışında geçici görevlerle personel gönderilmesi İzmir ilindeki tüm sağlık çalışanlarımızı huzursuz etmektedir. Taşıma su ile değirmen dönmez. Madem hastaneyi açtınız hastaneye acilen personel ataması yapılmalıdır. Günü kurtarmak adına yapılan geçici görevlendirmeler bu şekliyle hem şehir hastanesinin işleyişine sıkıntı oluşturmakta hem de, geçici görevle gönderilen sağlık çalışanlarının hastanelerinde personel sıkıntısının yaşanmasına sebep olmaktadır.
“24 SAAT NÖBET NE KANUNİ, NE İNSANİ, NE VİCDANİDİR”
Sağlık personelinin başka işler de yapmak zorunda kaldığını aktaran Boran, “Yeterli personel ve ekipman bulunmaması sebebiyle birçok iş ve işleyiş aksamakta, temizlik ve taşıma personeli olmamasından dolayı sağlık çalışanlarımız hasta mağduriyetini önlemek adına görev tanımları dışında işler yapmaktadırlar. Özellikle ameliyathane çalışanları yetersiz personel nedeniyle plansız olarak sürekli uzayan mesailere kalmakta ve bu durumdan sağlık çalışanlarımızın özel yaşamları da olumsuz etkilenmekte ve emekleri sömürülmektedir. Kanun gereği olması gereken, personel dinlenme odalarının hiç olmaması, yada 30 kişinin çalıştığı yerde 2-3 koltuğun olması, 24 saat nöbet tutan personelin ayaklarını bile uzatacak yerlerinin olmaması ne kanuni, ne insani, ne vicdanidir?” ifadelerini kullandı.
DOĞRUYOL: ŞEHİR HASTANELERİNE BİZİM ÜLKEMİZDE İHTİYAÇ YOK
Basın açıklaması öncesi konuşan Ahmet Doğruyol ise, “Şehir hastaneleri bu ülkenin gerçeklerine uygun olan bir sistem değildir. Şehir hastanelerinin arsası devlet tarafından verilen özel şirketlerin yaptığı hastaneler ve 23-25 yıllığına kiralanmış olan hastanelerdir. Şehir hastanelerine bizim ülkemizde ihtiyaç yoktur. Bizim ülkemizde şehir hastanelerinin yerine devlet hastanelerinin yenilenmesi, ihtiyaç olan yerlere, bölgelere yeni devlet hastanelerinin yapılmasına ihtiyaç vardır. Yap, işlet, devret modeliyle otoyol yapıyorsunuz. Havaalanı yapıyorsunuz. Tünel yapıyorsunuz. Bunların olmadığı yerde yapıyorsunuz. Ama devlet hastaneleri varken eğitim araştırma hastanelerimiz varken siz şehir hastanelerine neden ihtiyaç duyup şehir hastaneleri yapıyorsunuz? Buradaki konu tamamen şehir hastanelerinin özelleştirilmesi, sağlık hizmetlerinin özelleştirilmesi ve özerkleştirilmesi üzerine gitmektedir. Devlet hastaneleri bizim ülkemiz sistemine uygundur. Şehir hastanelerine bizim ülkemizin ihtiyacı yoktur. Ve şunu sormak istiyoruz. Siz bugüne kadar devlet hastanelerinde olmayıp da şehir hastanelerinde artı olarak yaptığınız bir tane iş ve işlemi gösterin. Hiçbir işlem yoktur. İzmir için söylersek üç tane hastanemiz şu an itibariyle ne olduğu belli olmaz bir durumda ve şehir hastanemize nerede tüm hastanelerimiz ve 112’nin aldığı tüm acil vakalar yönlendirilmektedir. Bundan dolayı şehir hastane Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin sistemine uygun bir sistem değildir. Yap işlet, devret, kiralama modeli, bizim ülkemize uygun değildir bundan dolayı şehir hastanelerinden bir an önce vazgeçilmez gerekmektedir. Devlet hastanelerimizin yenilenmesine ihtiyacı vardır. Bakın İzmir’de 12 tane devlet hastanemiz depreme dayanıksızdır. Bunların yenilenmesi yerine maalesef tüm gücümüzü, tüm performansımızı, enerjimizi şehir hastanesine verdik. Ve şu hastanenin arsası devlet tarafından verilmektedir. Bundan dolayı şehir hastaneleri sisteminden Sağlık Bakanımız ve mevcut hükümetin bir an önce vazgeçmesi devlet hastanelerimizi güçlendirmek ve yenilemek gerekmektedir” diye konuştu.