Özel sektörde görev yapan öğretmenler, özlük hakları ve ücret bakımından yaşamlarını sürdürmekte zorlanıyor.
Özel Sektör Öğretmenleri Sendikası Genel Başkanı Eren Edebali, “Öğretmenlik mesleğini yaparken onu gerçekten hissetmek, öğretmen olduğunun kabul görülmesi, öğretmenliği aramak ve onu yaşatmaya çalışmak gerekiyor. Ancak, özel sektör öğretmenlerine ait bu duygu ve beklentileri yorumlarken mutsuzluk, hayal kırıklığı, kimlik kargaşası, değersizlik hislerini yaşıyoruz. Biz, tüm bu sahici duyguların yanına artık itiraz ve isyanı da koyuyoruz. Çünkü umutsuzluğun keskin kokusu bir yerlerde yeni bir umudu da yaratır” dedi.
‘TALEPLERİMİZ GÖRÜLMÜYOR’
Ekonomik, sosyal ve demokratik haklar bakımından emeklerinin karşılıklarını almak istediklerini ifade eden Edebali, şöyle devam etti:
“Öğretmenler Günü’nü kimler kutlayacak? Bu soruyu bir mana üzerinden yöneltiyoruz. Örneğin ‘Onlar benim öğretmenim değil. Benim sınavımda başarılı olamadılar’ gibi talihsiz bir açıklama yapan Yusuf Tekin, bakan kimliği ile kutlayacak. O gün özel öğretim kurumlarında çalışan tüm öğretmenlerin telefonuna bir mesaj gelecek ve Milli Eğitim Bakanlığı öğretmenler günümüzü kutlayacak. Biz ekonomik, sosyal, demokratik haklarımızı talep ediyoruz. Sorumluluk alan ve harekete geçen bir mekanizma yok. Öğretmeni angarya işlerle boğanlar, mesleki tanımının dışında her işi dayatanlar ve mobbingi mesleğin kutsal yükü olarak görenler öğretmenler gününü kutlayacak. Öğretmenler eşitsizliği kendi içinde yaşıyor. Özel öğretim öğretmenlerinin talepleri görmezden geliniyor. Bunun yanında, öğretmenler düşük ders saat ücretlerine taşeron şirket bünyesinde çalıştırılıp, resmi tatil günlerinde güvencesiz, sigortasız bırakılıyor.”