Üniversite öğrencisi Zeren Ertaş’ın ihmal sonucu yaşamını yitirmesinin ardından gözler Kredi ve Yurtlar Kurumu (KYK) yurtlarına çevrildi.
Türkiye genelinde yurt yöneticilerinde panik hâkim. Yurtlardaki asansörler bakım ve tadilata alındı, kullanıma uygun olmayanlar ise kullanım dışı bırakıldı. Ancak KYK yurtlarının tek sorunu “asansör” değil.
TARİKATLARA GİDİYORLAR
Gençlik ve Spor Bakanlığı’nın 2022 verilerine göre Türkiye’de toplam 800 yurt ve 850 bin yatak kapasitesi bulunuyor. 2022-2023 Öğretim Yılı Yükseköğretim istatistiklerine göre, Türkiye’de 6 milyon 950 bin 142 öğrenci bulunuyor. Yurt kapasiteleri ise öğrenci sayısını karşılamaya yetmiyor. İmkânı olan aileler çocuklarını özel yurtlara ya da öğrenci evlerine gönderirken KYK yurdu çıkmayan öğrenciler daha uygun fiyatlı olan tarikat yurtlarına gitmek “zorunda” kalıyor.
KYK yurtlarında kalan bir öğrenci, “Kötü koşullarda kalıyoruz. Odalarımız kalabalık ve hijyen koşullarından uzak. Yemeklerimizde böcek çıkıyor. Atılırız korkusuyla hiçbir şey söyleyemiyoruz” dedi. Bir başka öğrenci de “Az para verip bir yatak sahibi olduğumuz için bizden şükredelim istiyorlar” diye konuştu.
YER YATAĞINDA YATIYORLAR
Kocaeli’deki Gazi Süleymanpaşa KYK Erkek Öğrenci Yurdu’nda da kapasite artırımı yapıldığı gerekçesiyle odalardaki ranzalar çıkarıldı. Bu sürede öğrencilere yer yatağı yapıldı.
(Feray Aytekin Aydoğan)
‘SOSYAL DEVLET YOK EDİLDİ’
Eğitimci Feray Aytekin Aydoğan, KYK yurtlarındaki durumu “Yaşadığımız acı, yıllardır kamusal eğitime kamu yurtlarına ayrılmayan bütçenin, kaynakların sermayeye ve tarikatlara aktarılmasının sonucudur” sözleriyle değerlendi.
Aydoğan şöyle devam etti: “Sosyal devlet son 21 yılda yok edildi. Barınma hakkı için sağlanması gereken adımlar özelleştirme politikaları ile şirketlere devredildi. Çocuklar, gençler cemaat yurtlarına mecbur bırakıldı. Yaşamlarını, umutlarını kaybetmeleri üzerinden yaratılan karanlık adım adım inşa edildi.”