Kıbrıs Barış Harekatı, Türk savunma sanayisinin evriminde kritik bir dönüm noktası olarak kabul ediliyor. 20 Temmuz 1974 tarihinde başlayan harekât, Türkiye’nin savunma stratejilerinde köklü değişiklikler ve teknolojik yenilikler getirdi. Bu operasyon, Türk savunma sanayisinin daha bağımsız ve etkili çözümler üretme kapasitesini artırdı. Harekat sonrası Türkiye, savunma teknolojisinde yerli üretim ve inovasyon odaklı bir yaklaşım benimseyerek önemli bir gelişim sürecine girdi.
Savunma Sanayii Başkanı Haluk Görgün, Kıbrıs Barış Harekatı’nın Türkiye’de milli savunma sanayisinin gelişmesini zorunlu kılacak bir dönüm noktası olduğunu belirtti. Görgün, harekat sonrasında uygulanan ABD ambargolarının, yerli savunma sanayi üretiminin stratejik önemini artıran arayışları başlattığını açıkladı. Harekatın, Türkiye’nin güvenliği ve çıkarları açısından savunma sanayisinin ne kadar hayati bir rol oynadığını gözler önüne serdiğini ifade etti.
Görgün: “Türlü sıkıntıları da beraberinde getiren bu ambargolar, ülkemizin bağımsız bir güvenlik politikası uygulayabilmesi için yegane yolun yerli ve milli bir savunma sanayini geliştirmek olduğunu ortaya koymuştur. 1973 yılında kurulan Türk Uçak Sanayi Anonim Ortaklığı (TUSAŞ) ve sonrasında ASELSAN (1975) ve HAVELSAN (1982) gibi şirketlerin kurulması ile savunma sanayine önemli yatırımlar yapılmıştır.Kıbrıs Barış Harekatı, ülkemizde milli bir savunma sanayisinin gelişmesi gerektiği kanaatinin mutlaklaşması ve bazı kritik adımların atılması anlamında bir dönüm noktası oldu. Savunma sanayisinde 1974’lere kadar devam eden hazır alım dönemi 1990’larda son bularak yerini ortak üretim aşamasına bırakmıştır. Savunma sanayimizin bugünkü geldiği noktadan geriye doğru baktığımızda bütüncül savunma sanayi politikaları geliştirmenin önemli dönüm noktalarından birinin Savunma Sanayii Geliştirme ve Destekleme İdaresi Başkanlığının (SAGEB) 1985’te kurulması olduğunu söyleyebiliriz.”