Merkez Bankası, kredi kartından nakit borçlanmaya faiz düzenlemesi getirdi. Uzmanlara göre, kararla birlikte nakit avansa yönelik ilginin soğutulması amaçlanıyor. Söz konusu karar daha çok nakit avans ile döviz yatırımı yapanları hedef alıyor. Peki neler değişecek? İşte ayrıntılar…
Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB), ilave sıkılaştırma adımları kapsamında iki yeni kararını geçtiğimiz cumartesi günü (16 Mart) duyurdu.
Karar kapsamında kredi kartı ve kredili mevduat hesaplarından nakit çekim işlemlerinde faiz oranı ihtiyaç kredisi faiz oranıyla “uyumlu seviyeye” yükseltildi.
Kararla birlikte, ihtiyaç kredisi ile nakit avans faiz oranları eşitlendi. Hesaplanan aylık azami akdi faiz oranı yüzde 4,42’den yüzde 5’e çıkarıldı.
NAKİT AVANS İLE DÖVİZ ALIMINA MÜDAHALE
NTV’den Göker Bilgiç’in aktardığına göre, uzmanlar kararın ihtiyaç kredisi ve kredi kartı tarafındaki hızlı büyümenin önüne geçilmesi için alınan önlemlerden biri olduğunu belirtti.
Söz konusu karar ile düşük faizli nakit avansa olan ilginin soğutulmasının hedeflendiği kaydedildi.
Uzmanlara göre seçim öncesi nakit avans ile döviz yatırımlarının artış gösterdi. Faizlerin yükseltilmesi ile bu durumun önüne geçilmesinin hedeflendiği aktarıldı.
ŞİRKETLER TL’YE İKNA EDİLECEK
Öte yandan Merkez Bankası, gerçek ve tüzel kişiler için uygulanan TL payı hedeflerini de güncelledi. Karara göre bankaların tüzel kişi TL payı için aylık artış hedefi getirildi.
Uzmanlar söz konusu karar ile bankaların şirket müşterileri önümüzdeki dönemde dövizden TL’ye dönüş için ikna etmeleri gerekeceğini ifade etti.
Daha önce tüzel kişi TL payı için bir önceki aya göre artış hedefi bulunmuyor ve 18 Ağustos 2023’teki seviyesinin korunması gerekiyordu.
Belirlenen hedeflerin sağlanamaması halinde komisyon oranları artırıldı.
TAKSİT SAYISI DÜŞÜRÜLMÜŞTÜ
Geçen hafta da kredi kartına nakit avansta taksit sınırı 12’den 3’e indirilmişti. Ayrıca nakit avansta limit oranları düşürülmüştü. İlk müşterilere verilen faizsiz kredilerin vadesi 6 aydan 3 aya indirilmişti.
Söz konusu düzenlemeler için Merkez Bankası’ndan bankalara talimat gitmediği, sözlü yönlendirme yapıldığı ifade edilmişti.