Karargahtaki o fotoğraf üzerine kritik açıklama: ‘Boşalan kadroları bölüştürüyorlar…’

Jandarma Genel Komutan Yardımcısı Korgeneral Halis Zafer Koç’un, makamında Menzil Cemaati’nin bürokrasi vekili olduğu iddia edilen M. Raşid Seydaoğlu ile görüşme yaptığı öne sürüldü.

Menzil’in vekili “Cumhurbaşkanı’yla da görüşüyorum” dedi.

BirGün’den İsmail Arı’nın haberine göre, Menzil Cemaati’nin bürokrasi imamı Muhammed Raşid Seydaoğlu, cemaatin Ankara’daki en önemli isimlerinden biri olarak tanımlanıyor.

Son olarak CHP İçişleri Bakanlığı’ndan Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı ve İzmir Milletvekili Murat Bakan, Jandarma Genel Komutan Yardımcısı Korgeneral Halis Zafer Koç’un Menzil cemaatinin bürokrasi sorumlusu olduğu iddia edilen Muhammed Raşid Seydaoğlu ile makamında görüşmesine ilişkin yazılı açıklama yaptı.

‘GELİNEN NOKTADA ‘DÖNEME UYGUN TARİKAT VE CEMAATLERE’ ENTEGRE EDİLMİŞ BİRİ OLDUĞUNU ANLIYORUZ’

CHP Genel Başkan Yardımcısı Bakan, şunları kaydetti:

“Menzil Cemaati’nin bürokrasi sorumlusu olduğu iddia edilen Muhammed Raşid Seydaoğlu’nun Jandarma Genel Komutan Yardımcısı Korgeneral Halis Zafer Koç ile makamında görüştüğü ortaya çıktı… Araştırdığımızda 2013 yılında, dönemin Başbakan Yardımcısı şimdiki TBMM Başkanvekili Bekir Bozdağ ve dönemin Ulaştırma Bakanı Binali Yıldırım gibi isimlerle çekilmiş fotoğraflarına rastladık.

Anlaşılıyor ki kendisi ‘yeni bir isim’ değil. Geçmişten bugüne bazı yollar yürünmüş, gelinen noktada da ‘döneme uygun tarikat ve cemaatlere’ entegre edilmiş biri olduğunu anlıyoruz.”

‘HOLDİNGLEŞMİŞ VE MARJİNALLEŞMİŞ BU TARİKATLAR HEP BİRLİKTE ÇOK GÜÇLENDİLER’

“Komuta kademesindeki bir Türk askerinin, Jandarma Genel Komutanlığı makamında bir tarikatın devletteki kadrolaşmalardan sorumlu olduğu iddia edilen Menzil şeyhinin yeğenini ‘ağırlamasının’ yorumu açıktır: Devletin her kademesinde yapılanmalarına imkan verip darbe girişiminde bulunabilecek kadar güçlendirdikleri FETÖ’den boşalan kadroları başka tarikat ve cemaatler arasında bölüştürüyorlar. Alenen de ilan ediyorlar. Bu fotoğraf bunun ikrarıdır.

Yıllardır TSK’daki, Jandarma’daki, Emniyet’teki tarikat-cemaat yapılanmalarıyla ilgili uyarıyorum. 15 Temmuz’dan sonra bu durum daha beter ve kontrol edilemez bir hal aldı. Kula kulluk eden, şeyhine şıhına bağlıların bu ülkeye yaptıkları ortadayken çeşit çeşit müritleri devlette her kademeye yerleştirdiler. Holdingleşen bu marjinal tarikatlar hep birlikte çok güçlendiler. Bu yaşananlar laik hukuk devletinde suçtur, normal ve olağan karşılanamaz. Devletin kula kulluk edenlere teslim edilmesine izin vermeyeceğiz.”