İstanbul Üniversitesi (İÜ) öğrencileri kampüslerinin ziyaretçilere açılmasını protesto etmek için üniversitenin Beyazıt Ana Kapısı önünde bir basın açıklaması gerçekleştirdi.
Öğrencilerin yoğun katılım gösterdiği eylemde “Parasız, bilimsel, demokratik eğitim” ve “Duvarsız üniversite, güvensiz öğrenci” sloganları atıldı.
İÜ öğrencileri adına ortak basın açıklamasını öğrenciler Ceren Kumaş, Sena Akay ve Ezgi Artuç okudu. Açıklamada “8 Şubat günü okulumuzun ‘duvarsız üniversite’ söylemiyle ziyaretçilere açılacağını öğrendik. Okulumuz ara tatildeyken, öğrenciler okulda değilken oldubittiye getirilerek alınan bu kararı kabul etmiyoruz. İÜ, öğrencilerine daha geçen döneme kadar fakülteler arası giriş yasağı uygulayan, öğrencilerin sosyal alanlarını ve kulüp etkinliklerini kısıtlayan, öğrencilerin tüm taleplerine rağmen okulun geleneksel şenliklerini engelleyen, kayyum Rektör Osman Bülent Zülfikar’ın şahsi malı ve şirketi gibi işleyen bir yapı haline gelmiştir” denildi.
“SALDIRILARIN ÖNÜ AÇILACAK”
Açıklamada uygulamanın okulda güvenlik açığı yaratacağı vurgulanarak “17 Haziran 2022 tarihini hatırlayacak olursak, İstanbul Üniversitesi çevresinde öğrencileri hedef gösteren kitlenin saldırıları kampüsün öğrenciler için yarattığı ortamın önemini gözler önüne sermektedir. Rektörlük tarafından alınan kararın bu gibi saldırıların önünü açacağını tahmin etmek zor değildir. Öğrenciler arama ile içeri alındığında dahi birçok güvenlik açığıyla karşılaşılan okulumuzda, daha önce alınamayan güvenlik önlemleri ‘Duvarsız Üniversite’ sistemi dahilinde nasıl alınacaktır?” ifadeleri kullanıldı.
“OKUL TİCARETHANE GİBİ İŞLETİLECEK”
Okulun rant alanı olarak yönetildiği belirtilen açıklamanın devamında “İstanbul Üniversitesi’ni yöneten zihniyetin, eğitim kurumlarına ticari birer rant alanı olarak yaklaştığının bilincindeyiz. Ülke genelinde en çok bütçe ödeneğine sahip okullardan birisi olan İstanbul Üniversitesi’nin yemekhane ve kütüphanelerinin durumu, elindeki kaynak ve maddi güçle açıkça çelişmektedir. Okulumuzu bir ticarethane gibi işletmek için eğitimin ve akademik gelişmenin bir kılıf olarak kullanılmasının karşısında net tavrımızı koruyoruz. Kaliteli, eşit ve adil eğitim ilkeleri doğrultusunda, öğrenci merkezli ve güvenli kampüsler istiyoruz” denildi.
“CİHATÇI ÇETELERE KARŞI ÖNLEM YOK”
‘Duvarsız üniversite’ kararı hakkında Cumhuriyet’e konuşan İÜ öğrencisi Sinem Kumaş “Üniversiteler kamusal alanlardır, bu yüzden halka açık olmaları gerekir. Karşı çıktığımız çelişkili durum şu; İÜ, Fatih’te bulunuyor. Daha önce buraya cihatçı çeteler tekbir nidalarıyla geldi. Onun dışında yakın zamanda ‘geçinemiyoruz’ diyen öğrencilere faşist çeteler saldırmıştı. Karar bu grupların üniversite içine doğrudan girebilmesinin yolunu açıyor. İÜ zaten dinci gericilikle yönetilen bir kurum. Buraya gelen cihatçı çeteleri engelleyebilecek bir önlem yok. Burası bilim üretim alanıdır halkın da dahil olması gerekir zaten. Dolayısıyla kampüslerin halka açılmasına dair değil karşı çıkışımız. Herhangi bir şiddet, taciz veya dinci gericilik durumunda öğrencilerin güvende olmayacağını düşündüğümüz için bu duruma karşı çıkıyoruz” ifadelerini kullandı.