İranlı milletvekili Ahmad Bakhshayesh Ardestani, “Bana göre nükleer silahlara ulaştık ama bunu duyurmuyoruz. Bu, politikamızın nükleer bombalara sahip olmak olduğu anlamına geliyor, ancak ilan ettiğimiz politikamız şu anda JCPOA çerçevesinde” dedi.
Uluslararası Atom Enerjisi Ajansı’nın (UAEA), İran’ın “birkaç nükleer bomba üretmek için yeterli uranyuma sahip olduğu” uyarısında bulunmasının ardından, bir İranlı milletvekili ülkesinin nükleer silahlara sahip olduğunu iddia etti.
Ahmad Bakhshayesh Ardestani, ülkesinin, nükleer politikasının Kapsamlı Ortak Eylem Planı (JCPOA) kapsamında olduğunu söyledi.
Ardestani, “Bana göre nükleer silahlara ulaştık ama bunu duyurmuyoruz. Bu, politikamızın nükleer bombalara sahip olmak olduğu anlamına geliyor, ancak ilan ettiğimiz politikamız şu anda JCPOA çerçevesinde” ifadelerini kullandı.
Ardestani, şunları kaydetti:
“Bunun nedeni, ülkeler başkalarıyla karşı karşıya gelmek istediklerinde, kapasitelerinin uyumlu olması gerektiğidir ve İran’ın Amerika ve İsrail ile uyumlu olması, İran’ın nükleer silahlara sahip olması gerektiği anlamına gelir.
Rusya’nın Ukrayna’ya, İsrail’in Gazze’ye saldırdığı ve İran’ın Direniş Cephesi’nin sadık bir destekçisi olduğu bir ortamda, çevreleme sisteminin İran’ın nükleer bombaya sahip olmasını gerektirmesi doğaldır. Ancak, İran’ın bunu ilan edip etmemesi ayrı bir konudur.”
63 yaşındaki Ardestani, 1980’li yılların başından beri hükümette çeşitli görevlerde bulunmuş ve eski Cumhurbaşkanı Mahmud Ahmedinejad’ın yakın müttefiklerinden biriydi.
İsfahan eyaletinden gelen Ardestani, rejimin güvendiği bir figür olarak biliniyor.
İRAN NÜKLEER ANLAŞMASI (JCPOA)
JCPOA, İran nükleer anlaşmasının resmi adı olan Kapsamlı Ortak Eylem Planı’nın kısaltmasıdır.
Anlaşma, İran ve P5+1 olarak bilinen BM Güvenlik Konseyi’nin beş daimi üyesi ABD, Çin, Rusya, İngiltere ve Fransa ile Almanya arasında uzun müzakerelerin ardından Ocak 2016’da imzalanmış ve yürürlüğe girmişti.
Anlaşmaya göre İran zenginleştirilmiş uranyum üretimi ve saklama kapasitesine sınır getirecek, nükleer tesislerinin denetlenmesine izin verecek ve tavsiyeler üzerine tesislerini modifiye edecek ya da tamamen kapatacaktı.
Bunun karşılığında uzun süredir ülke ekonomisini zor durumda bırakan yaptırımlar kaldırılacaktı.
ABD’nin Barack Obama Başkanlığı döneminde imzaladığı anlaşmadan Donald Trump Mayıs 2018’de çekildi. Trump anlaşmanın zayıf kaldığını ve İran’ın balistik füze programını kapsamadığı gerekçesiyle diğer P5+1 ülkelerinin itirazlarına rağmen anlaşmadan çekilme kararı aldı.
Trump aynı zamanda İran’a tekrar yaptırım uygulamaya başladı ve buna karşılık İran da anlaşmadan aşama aşama uzaklaşmaya ve belirlenen sınırların üzerinden uranyum zenginleştirmeye başladı.