Milli Eğitim Bakanı (MEB) Yusuf Tekin’in “sivil toplum örgütü” olarak nitelendirdiği cemaat ve tarikatlarla protokol imzalamaya devam edeceklerini söylemesinin etkileri sürüyor. Bu sefer vakıflar aracılığıyla eğitimcilerin “ödüllendirileceği” açıklandı. Eğitim-İş Sendikası Genel Başkanı Kadem Özbay konuya ilişkin “Okullarda fiili bir işgal var ve bu işgalin sebebi bakanlığın tarikat ve cemaatlerle işbirliği” dedi.
MEB’in Karaman’da 45 çocuğun cinsel istismara maruz bırakılması skandalı ile gündeme gelen Ensar Vakfı’yla tekrar ortak projeye imza atması tepki çekti. Vakfın Mayıs ayında yapacağı “Sana Emanet” adlı kitap okuma yarışmasına öğrenci ve öğretmenlerin katılması talimatını veren resmi emir 81 ildeki tüm ilçe ve okul müdürlüklerine gönderildi. Yarışmaya ortaokulların 6. ve 7. sınıf öğrencileri ile lise 9. ve 10. sınıf öğrencileri katılabilecek. Ortaokul öğrencileri vakfın yayınevinde bastırılan “40 Derste Hadis” kitabını, lise öğrencileri ise “40 Derste Kuran-ı Kerim” kitabını okuyacak. Bu sene geçmiş senelerde yapılan yarışmalardan farklı olarak dereceye girecek öğrencinin öğretmenine ve okul müdürüne de “ödül” verilecek. Eğitimcilerin vakıf eliyle “ödüllendirmelerine” tepki gösteren Eğitim-İş Başkanı Özbay, Cumhuriyet’e konuştu. Özbay, “Bakan meclis kürsüsünden adeta meydan okudu, ‘Protokol yapmaya devam edeceğim’ dedi. Bu protokollerin yapılmasının ve bu yapıların okullara girmesinin sorumluluğunu üstlendi. Devlet tarikat ve cemaat koalisyonlarıyla yönetilir hale geldi” dedi.
‘PEDAGOJİK BİR CİNAYET’
Laik cumhuriyetin temel ilkelerinin zarar gördüğünün altını çizen Özbay, “Okullarda fiili bir işgal var ve bu işgalin sebebi bakanlığın tarikat ve cemaatlerle işbirliği. Dini değerler üzerinden ifade edilen bu yarışmalar devletin imkanları kullanılarak yapılıyor. Dini değerlerden bahsedip yarışmaya katılımı parayla ilişkilendirmek aslında dini anlamadıklarını da gösteriyor. Bu din üzerinden insanların manevi değerlerini sömüren ve din ile eğitimi araçsallaştıran bir zihniyet” ifadelerini kullandı. Özbay, bakanlığın Öğretmenler Günü’nde öğretmenlerin öğrencilerden hediye almasını yasaklayan tutumunu anımsatarak “Öğrencilerin ve velilerin küçük bir çiçek almalarını bile engellemek için genelge yayımlayan bakanlığın şimdi tarikat ve cemaat yapılanması olduğunu bildiğimiz bir vakfın öğretmenlere de ödül vererek yarışmaya katılımı arttırmaya çalışmasına izin verdiğini görüyoruz. Bu bir rüşvettir” dedi. Okullardaki bu durumun laiklik ilkesine de aykırı olduğunu kaydeden Özbay, “Okullar okul olmaktan çıktı, adeta medreseye dönüştürüldü. Bu tarikat ve camaat yapılanmalarının yarışma, protokol, etkinlik kapsamında okullara girilmesine son verilmesi lazım. Bir sınıfın içerisinde farklı inançlardan çocukların olacağı unutulmamalı. Bir dinin dayatmasının okullarda yapılması ciddi anlamda çocuk istismarıdır, pedagojik bir cinayettir. Laik ve bilimsel eğitime de aykırıdır” diye konuştu.