Bilim insanları Antarktika’da ‘piramit benzeri’ gizemli yapılar keşfetti. Bu durum, ezber bozan bir dizi ilgi çekici keşfin sonuncusu olarak kayıtlara geçti. Bilim insanlarına göre bu durum, çok nadir bir fenomeni işaret etse de gerçek, komplo teorisyenlerinin hayal ettiği gibi değil.
Geçtiğimiz haftalarda paleontologlar, dünyanın tek soğukkanlı memelisinin neslinin tükenmesinden trajik bir şekilde insanların sorumlu olduğunu keşfetti ve derin deniz dalgıçları, Karayipler’deki Büyük Mavi Delik‘in dibinde ilginç bulgulara rastladı.
Şimdi ise karşımızda, yepyeni bir gizem perdesi duruyor ve doğrusu, diğerlerine hiç benzemiyor.
MISIR PİRAMİTLERİNİ ANDIRIYOR…
Antarktika’ya ait uydu görüntülerini tarayan araştırmacılar, şaşırtıcı bir fenomenle karşılaştı. Zira Güney Kutbu’ndaki Ellsworth Dağ silsilesinin güney kısmı üzerinde piramit şeklinde devasa bir kütle görülüyordu.
Bu bölgede, simetrik görünümleriyle dikkat çeken başka tepeler de tespit edildi ve en büyüğünün tabanı, şaşırtıcı bir şekilde her yöne doğru 2 km uzunluğa sahip eşit kenarlardan oluşan bir kare şeklindeydi. Cepheler düşünüldüğünde ise kusursuz bir “piramit” görünümündeydi.
Yapı bu haliyle, şekil ve boyut olarak, M.Ö. 2550 yıllarında Mısırlı köleler tarafından inşa edilen dünyaca ünlü Giza Piramitleri‘nden çok da farklı değildi.
Ancak tamamen buzlarla kaplı olan beyaz kıta, ortalama bir insan için bile oldukça yaşanmaz olduğundan, piramitin tam olarak nasıl ortaya çıktığı hala bir muamma.
BİLİM NASIL AÇIKLIYOR?
Kaliforniya Üniversitesi‘nde jeoloji profesörü olan Eric Rignot‘a göre, bu yapılar, aslında sıradan tepeler.
Rignot, basına demecinde, “Piramit şeklindeki yapılar çok da nadir değildir. Birçok tepe kısmen piramit gibi görünür, ancak bunun gibi dört değil, genelde bir ila iki yüzü vardır” dedi.
Kaliforniya Üniversitesi’nde Dünya sistem bilimi profesörü olan Rignot, söz konusu yapıların, ‘piramidal tepeli dağlar’ olarak bilindiğini ve “mevcut bir kara kütlesinin kenarlarındaki buzulların birleşmesiyle oluştuğunu” açıkladı.
Görünüşe göre bu tür dağlar pek de nadir değil; Zira İzlanda‘daki Búlandstindur ve Faroe Adaları‘ndaki Bordoyarnes dağları da bu durumu paylaşıyor.