Avusturya’nın Aşağı Avusturya eyaletinde hazırlanan yeni vatandaşlık düzenlemesine göre, ülke vatandaşı olunabilmesi için İsrail’in var olma hakkının kabul edilmesi temel şartlardan biri olacak.
Aşağı Avusturya’da merkez sağ Avusturya Halk Partisi (ÖVP) ve aşırı sağcı Özgürlük Partisi (FPÖ) iktidarı, bu eyalette vatandaşlık başvurusunda bulunanlara yönelik yeni şartlar içeren bir düzenlemeyi yürürlüğe sokmaya hazırlanıyor.
Eyalet Başkanı Johanna Mikl-Leitner, Nazi geçmişi bulunan Avusturya’nın vatandaşı olacak kişinin, bu ülkenin sırtında taşıdığı sorumluluğu üstlenmesi gerektiğini, bu nedenle vatandaşlık hakkı elde etmenin İsrail’in var olma hakkını kabul etmekten geçtiğini söyledi.
Leitner, vatandaşlık için hazırladıkları yeni düzenlemedeki temel şartlardan birinin İsrail’in var olma hakkının adaylar tarafından kabul edilmesi olduğunu belirterek, vatandaşlık başvurusunda bulunanların bir tür değerler kursundan geçirileceğini, bu çerçevede Nazi döneminde Yahudilerin katledildiği toplama kamplarının ziyaret edilmesinin zorunlu hale getirileceğini ifade etti.
İlköğretimi bu ülkede tamamlamış kişilerin de söz konusu kurslara gitmelerinin zorunlu kılınacağını, burada öğretim gördüğü için muaf tutulmayacağını kaydeden Leitner, Nazi propagandasını yasaklayan yasa nedeniyle hüküm giyen bir kişinin vatandaşlık başvurusunun kabul edilmeyeceğini, böyle bir durumda çifte vatandaşların da Avusturya vatandaşlıklarının iptal edileceğini söyledi.
YEŞİLLER’DEN TEPKİ
Aşağı Avusturya’daki aşırı sağcı iktidara ilk tepki Yeşiller Partisi’nden geldi. Aşağı Avusturya Yeşiller Partisi Başkanı Georg Ecker, Eyalet Başkanı Leitner’in söz konusu düzenlemeyi antisemitizmle mücadele adı altında hayata geçirmek istediğini, Letner’in antisemitizmle mücadeleye aşırı sağcı koalisyon ortağı ile başlayabileceğini söyledi.
Ecker, Leitner’in koalisyon ortağı aşırı sağcı parti sıralarında siyaset yapan bazı kişilerin geçmişte “Hitler selamı vermek, Nazi propagandası içeren kitaplar dağıtmak” gibi eylemlerde bulunduğunu hatırlattı.