Afrika ülkesinde LGBTQ karşıtı yasa tasarısı onaylandı

Gana parlamentosu, uluslararası kınamalara neden olan LGBTQ karşıtı yasa tasarısını oybirliğiyle kabul etti.

Tasarının ana destekçilerinden Sam George, “Üç uzun yılın ardından nihayet İnsan Cinsel Hakları ve Aile Değerleri Yasasını kabul ettik” dedi.

2021’de parlamentoya sunulan tasarı sadece LGBTQ ilişkilerini değil, LGBTQ haklarını destekleyenleri de suç kapsamına alıyor.

Gana’daki tasarının yasalaşması için hala ülkenin cumhurbaşkanı tarafından imzalanması gerekiyor.

BM’nin yeni İnsan Hakları Yüksek Komiseri Volker Türk, parlamentonun tasarıyı kabul etmesini “son derece rahatsız edici” olarak nitelendirdi ve hükümeti tasarıyı imzalamamaya çağırarak, “Tasarı lezbiyen, gey, biseksüel, transseksüel, transseksüel ve queer bireylere sadece oldukları kişi oldukları için uygulanan cezai yaptırımların kapsamını genişletiyor ve LGBTQ+ bireylerin müttefiki olarak algılanan kişilere karşı cezai yaptırım tehdidinde bulunuyor” ifadelerini kullandı. 

Tasarının kabul edilmesine tepki gösteren UNAIDS İcra Direktörü Winnie Byanyima, tasarının yasalaşması halinde “herkesi etkileyeceği” ve ülkenin HIV ve AIDS ile mücadelesini sekteye uğratacağı uyarısında bulundu.

Byanyima ayrıca, tasarının yasalaşması halinde “ifade özgürlüğü, hareket özgürlüğü ve örgütlenme özgürlüğünü olumsuz etkileyeceğini” ve “hayat kurtaran hizmetlere erişimi engelleyeceğini, sosyal korumayı baltalayacağını ve Gana’nın kalkınma başarısını tehlikeye atacağını” söyledi.

Byanyima, “Tüm insanları kapsayıcı yaklaşımlar Gana’nın HIV ile mücadelede kaydettiği ilerlemede çok önemli bir rol oynamıştır. 2030 yılına kadar bir halk sağlığı tehdidi olarak AIDS’i sona erdirme hedefine ulaşmak için, herkesin korku, damgalanma veya ayrımcılık olmaksızın temel hizmetlere eşit erişiminin sağlanması ve hayat kurtaran HIV önleme, test, tedavi ve bakım hizmetleri sağlayıcılarının çalışmalarında desteklenmesi hayati önem taşımaktadır. Kanıtlar, bu yasa tasarısı gibi cezalandırıcı yasaların AIDS’i sona erdirmenin önünde bir engel olduğunu ve nihayetinde herkesin sağlığına zarar verdiğini göstermektedir” dedi.