Kahramanmaraş merkezli depremlerde en ağır yıkıma uğrayan kentlerden Hatay Antakya’da, Öğretmenler Günü buruk geçiyor. Öğretmenler kentteki yaşam, sağlık, hijyen gibi alanlardaki eksiklikler nedeniyle bir yandan yaşam mücadelesi verirken bir yandan da mesleklerini sürdürmeye çalışıyor.
İki yıldır Hatay Antakya’da sınıf öğretmenliği yapan Vedi Saitoğlu, deprem olduktan sonra öğrencilerine ve hayata karşı manevi hissiyatının çok arttığını söyledi.
Saitoğlu, “Öğrencilerime baktığımda acılarımızın ortak olduğunu hatırlıyorum. Günler, birbirimizin yaralarına merhem olurcasına derslerde kimi zaman duygusal yoğunluklarla, ortak acılarla geçiyor. Bu Öğretmenler Günü, her zamankinden daha güçlü ve dirayetli olarak daha fazla özverili olmamız gerektiğini hissettiriyor” dedi.
Deprem bölgesinde öğretmen olmanın zorluklarını anlatan Saitoğlu, “Bunlardan en önemlisi barınma sıkıntıları. Bulunduğumuz bölgede öğrenci yoğunluğunun azalmasından dolayı norm fazlası duruma geldik, kadromuz başka okuldaydı. Şimdi başka konteyner kentteki başka bir okulda öğretmen olarak devam ediyoruz. Pek çok eksiğimiz var ancak il milli eğitimin norm güncellemeleri nedeniyle sürekli görev yerimiz değişiyor” diye konuştu.
‘HAPİSHANE GİBİ’
Antakya’da yaşama devam etmenin “insanüstü bir çaba” gerektiğine de dikkat çeken Vedi Saitoğlu sözlerine şöyle devam etti:
“Sağlık hizmeti alma konusunda da sorun yaşıyoruz. Her branşta doktor ne yazık ki yok. Ayrıca konteyner bir insanın sürekli yaşaması için uygun bir barınma alanı değil. İnsanı psikolojik olarak çok yıpratıyor. Hapishane gibi bir havası var. Burada şartlar, kışın gelmesiyle birlikte ne yazık ki ağırlaşıyor.”